24 Eylül 2011 Cumartesi

Mülksüzler - Ursula K. Leguin

Çeviri: Levent Mollamustafaoğlu
Bilerek ve isteyerek iki kez okuduğum nadir kitaplardan birisidir kendileri. İlk kez, yıllar önce Mersin'deyken çok yakın bir arkadaşım önermişti bu kitabı ve yazarı. Hatta ödünç verdi ve bir çırpıda okuyuverdim.. 10 yıl sonra evleneceğim adam olduğunu bilseydim daha farklı olabilirdi belki kitaba bakışım :)

Benim için inanılmaz bir dünyanın kapılarını açtı bu kitap. Hep adını duyduğum lakin yaşım gereği (On yedi idim sanırım), derme çatma bilgilere sahip olduğum (diğer bir çok kavram gibi) anarşizmden söz ediyordu. Söz etmekle kalmıyor, anarşist bir dünya yaratıyordu Ursula. O yaşlarda, çok şey anladığımı sanıyordum aslında. Anlamıştım da, etkileri büyük oldu karakterimi ve görüşlerimi geliştirmemde..

Sonra, yıllar sonra bir kitapçıda gördüm zat-ı şahanelerinin mavi kapağını. Hemen aldım ve bir kez daha okudum elbette. Burada yazacaklarım, 10 yıl arayla okunmuş ve her seferinde başka bir etki bırakmış bu kitabın bendeki toplamı olacak muhakkak. Ve evet, artık kitaplığımızda iki adet Mülksüzler var. Ursula'nın bir çok kitabında olduğu gibi..

Öncelikle o anarşist dünyadan söz edilmeli. Nasıl doğduğundan.. Urras isimli bir gezegen var. Onunla ilgili çok şey anlatmaya da gerek yok aslında, bugünkü dünyamızın bir tasfirini düşünün. Kapitalizm almış başını gitmekte,  dünya zengin azınlıkların hakimiyetinde, çocuklar bir yerlerde açlıktan ölmekte, alavere dalavere, savaş, kargaşa.. Bizim boktan dünyamızda olan ne varsa Urrasta da var yani. Tabi ki bu dünya düzeninden memnun olmayan küçük ve akıllı bir azınlık da mevcut dünyada. Küçük bir asiler grubu. Görmüş geçirmiş kişilerden oluşan, entellektüel birikim sahibi ve geneli bilim insanı olan küçük bir azınlık. Bu azınlık büyük bir isyan başlatıyor Odo'nun liderliğinde ve en sonunda terk-i diyar eyliyor. Yakınlarda, yaşam için çok da elverişli olmayan Anarres isimli bir gezegene yerleşiyorlar. Bu arada Urras'la olan bütün irtibatı da kesiyorlar, iki dünya da birbirinden uzak durmaya söz veriyor ve ilişkileri kesiliyor.

Nesiller geçiyor, Anarreste Anarşist bir dünya yaratılıyor. Odocu anarşizm. Herkesin eşit şartlarda, her işi yaptığı bir dünya. Bir fizik profesörü, vakti geldiğinde çöp toplayıcılığı işinde istihdam ediliyor mesela. Mülkiyet kavramı yok bu dünyada. Her şey herkesin. Bu ebeveyn - çocuk ilişkisinde bile böyle. İki insan aşık oluyor, birlikte oluyor, evlenmeden çocuk yapıyor. Çocuk anne sütünden kesilince de yurtlara yerleştiriliyor. Hiç kimsenin bireysel ailesi olmadan yetiştiriliyorlar. Hatta eli kanayan çocuk, 'el kanadı' diye anlatıyor derdini. Kıyafetler tek düze, kullanışlı. Ev yok, oda var. Yemekhanelerde herkes aynı şeyleri yiyor, zengin ya da fakir yok. Birisi aç iken diğeri yemek yemez Anarreste..

Her şey aslında çok ideal görünüyor başlarda, sonraları bu anarşist dünyada da genelin farkında olmadığı bir takım dalavereler çeviren bir azınlık olduğu çıkıyor ortaya.. Bu dalaverelerden zarar görenlerden biri Shevek isimli kahramanımız. Şimdi nasıl olduğunu hatırlamadığım bir şekilde, Urras ile bilimsel anlamda bir diyaloğa geçiliyor ve Shevek, nesiller sonra Anarresten Urrasa ilk giden insan oluyor.

Gittiğinde bulduğu dünyaya ilk başta hayran kalıyor. Urraslılar çirkinliklerini saklamayı iyi beceriyorlar çünkü. Lüks, bolluk ve refah içinde bir dünyada buluyor kendini Shevek. Bilimsel anlamda değer gördüğü bir dünya. Sonra bir şekilde bu yapmacıklıktan bunalıyor ve sokağa atıyor kendini. Sokakta başka bir dünya buluyor. Asilerle tanışıyor, Odo'cu anarşizmi ideallerinde taşıyan bir grup insanla ilişkiye geçiyor ve isyana katılıyor anarşist ruhu gereği..

Mülksüzler, ideal düzen anarşizmin de aslında kusursuz olmadığını anlatması bağlamında da büyük bir eser kanımca. Kapitalizmin soğuk nefesini zaten bildiğimiz için, ikisini kıyaslamak da çok ağır sonuçlar yaratıyor. Evet kapitalizmi istemiyoruz çünkü yoz, lakin anarşizm de kusursuz uygulansa bile sorunları olan bir ideoloji. Nedenine gelince, elbette 'insan' faktörü. Bu yine benim kanım elbette. Dünya üzerinde düşünülebilecek en kusursuz yaşama biçimi bile içine insan girdiği için yozlaşmaya mahkum görünüyor ne yazık ki.. Lakin gene de, Anarres, Urrastan çok daha yaşanılası bir dünya benim gibiler için. Şimdi hadi gidiyorsunuz deseler ve bize bir dünya verseler... Neyse.. Kitabın sonunda zaten Shevek, Anarresteki sorunların Urrastakilerin yanında devede kulak olduğuna karar veriyor ve yeniden Anarrese kaçıyor..

Mutlu son :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder